90'larda Mahpus Olmak Van, Muş, Diyarbakır, Adıyaman, Antep, Bursa, Kaman

Stok Kodu:
9789750524219
Boyut:
15x22
Sayfa Sayısı:
400
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2018-04
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
%15 indirimli
40,00TL
34,00TL
Taksitli fiyat: 12 x 3,62TL
Havale/EFT ile: 33,32TL
Temin süresi 6 gündür.
9789750524219
389097
90'larda Mahpus Olmak
90'larda Mahpus Olmak Van, Muş, Diyarbakır, Adıyaman, Antep, Bursa, Kaman
34.00

“Naçar, yorgun, hapsedilmiş bir kabına sığmazlık... Bunun için en çok geceleri çöreklenir yüreğine insanın, tüm gerçekliğiyle ve en yoğun bir yaşamak ağrısı... (...) Geceler, elle tutulacak denli somut ve yoğun yaşam zamanlarıdır, tutsakken ve şiirini, şarkılarını, yitik duygularını aramaktayken nafile bir çabayla yüreğinin derin boşluklarında. (...)

Gecelerle birlikte bir ömürdür akıp giden, ömürlerdir, güneşli mavi gelecekler aşkına yaşanmış ömürler...”

Cafer Solgun, 12 Eylül dönemindeki uzun mahpusluğunun ardından, “Kürt sorunu” gündeminin belirleyiciliği altında yaşanan 1990’larda bu “sınavı” bir kez daha göğüslemişti. Solgun bu kitabında, yaklaşık on yıl boyunca Van, Muş, Diyarbakır, Adıyaman, Antep, Bursa ve Kaman hapishanelerinde yaşadıklarını, gözlediklerini, düşündüklerini, hissettiklerini hikâye ediyor.

Fonda, dönemin yüklü gündemi...

Bazen “Mahpusluktur, bazen olur... denen türden bir sıkıntı”... Bazen mizah... Bazen gündeliğin öğütücülüğü... Bazen kıyasıya mücadele... Siyasîler ve adliler...

Mahpusluk yaşantısının içinden, genel meselelere dair gözlem ve düşüncelerini de aktarıyor Solgun. Sözgelimi, “‘örgüt’ün kendisini ‘devlet’ yerine koyan bir anlayışla hareket etmesinin” trajikomik sonuçlarını, özgürlüğün gündelik pratikteki anlamını ve daha birçok şeyi tartışıyor.
Solgun’un bu kitabı, 80’lerdeki mahpusluk deneyimini aktardığı Demeyin Anama İçerdeyim’le birlikte ele alındığında, 12 Eylül dönemi ile 90’ların koşullarının, hapishane yaşantısı ve ceza infaz rejimi bakımından etkileyici bir mukayesesi.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Axess Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 34,00    34,00   
3 12,39    37,16   
6 6,54    39,23   
9 4,59    41,31   
12 3,62    43,39   
QNB Finansbank Kartları
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 34,00    34,00   
3 12,39    37,16   
6 6,54    39,23   
9 4,59    41,31   
12 3,62    43,39   
Bonus Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 34,00    34,00   
3 12,39    37,16   
6 6,54    39,23   
9 4,59    41,31   
12 3,62    43,39   
Paraf Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 34,00    34,00   
3 12,39    37,16   
6 6,54    39,23   
9 4,59    41,31   
12 3,62    43,39   
Maximum Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 34,00    34,00   
3 12,39    37,16   
6 6,54    39,23   
9 4,59    41,31   
12 3,62    43,39   
World Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 34,00    34,00   
3 12,39    37,16   
6 6,54    39,23   
9 4,59    41,31   
12 3,62    43,39   
Diğer Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 34,00    34,00   
3 -    -   
6 -    -   
9 -    -   
12 -    -   

“Naçar, yorgun, hapsedilmiş bir kabına sığmazlık... Bunun için en çok geceleri çöreklenir yüreğine insanın, tüm gerçekliğiyle ve en yoğun bir yaşamak ağrısı... (...) Geceler, elle tutulacak denli somut ve yoğun yaşam zamanlarıdır, tutsakken ve şiirini, şarkılarını, yitik duygularını aramaktayken nafile bir çabayla yüreğinin derin boşluklarında. (...)

Gecelerle birlikte bir ömürdür akıp giden, ömürlerdir, güneşli mavi gelecekler aşkına yaşanmış ömürler...”

Cafer Solgun, 12 Eylül dönemindeki uzun mahpusluğunun ardından, “Kürt sorunu” gündeminin belirleyiciliği altında yaşanan 1990’larda bu “sınavı” bir kez daha göğüslemişti. Solgun bu kitabında, yaklaşık on yıl boyunca Van, Muş, Diyarbakır, Adıyaman, Antep, Bursa ve Kaman hapishanelerinde yaşadıklarını, gözlediklerini, düşündüklerini, hissettiklerini hikâye ediyor.

Fonda, dönemin yüklü gündemi...

Bazen “Mahpusluktur, bazen olur... denen türden bir sıkıntı”... Bazen mizah... Bazen gündeliğin öğütücülüğü... Bazen kıyasıya mücadele... Siyasîler ve adliler...

Mahpusluk yaşantısının içinden, genel meselelere dair gözlem ve düşüncelerini de aktarıyor Solgun. Sözgelimi, “‘örgüt’ün kendisini ‘devlet’ yerine koyan bir anlayışla hareket etmesinin” trajikomik sonuçlarını, özgürlüğün gündelik pratikteki anlamını ve daha birçok şeyi tartışıyor.
Solgun’un bu kitabı, 80’lerdeki mahpusluk deneyimini aktardığı Demeyin Anama İçerdeyim’le birlikte ele alındığında, 12 Eylül dönemi ile 90’ların koşullarının, hapishane yaşantısı ve ceza infaz rejimi bakımından etkileyici bir mukayesesi.

Kapat