Muhakkak ki dinde hak ile batıl arasında kesin çizgiler vardır. Hak ile batılın safları birbirinden ayrıdır. Hakka tabi olmak isteyenler net çizgilere uyarak batıldan teberri etmeli, ateşten sakındığı gibi ondan sakınarak uzak durmalıdır. Nitekim Enes radıyallahu anh'ın rivayet ettiği hadiste Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:
"Şu üç şey kimde bulunursa imanın tadını bulur: Allah ve rasulunü, bu ikisi dışındaki herşeyden daha fazla seven, bir kimseyi sadece Allah için seven ve Allah kendisini ondan kurtardıktan sonra küfre dönmekten tıpkı ateşe atılmaktan nefret ettiği gibi nefret eden." Batıldan ve batıl ehlinden nefret etmeyen, batıla hoşgörü duyan, zikrettiğimiz kesin çizgileri koymayan kimse hakkın ehlinden olamaz. Allah Azze ve Celle şöyle buyurmuştur: "Ey iman edenler! Allah'tan korkun ve sadıklarla beraber olun."(Tevbe 119) Ali radıyallahu anh de şöyle demiştir:"Şayet bir kimse bütün ömrünü oruçla ve namazla geçirse, sonra (Mekke'de) rükn ile makam arasında öldürülse, kıyamet günü elbette Allah onu, doğru yol üzerinde olduklarını düşündüğü kimselerle beraber hasreder" Ali radıyallahu anh'ın bu sözü, Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem'in şu hadisine muvafıktır: Abdullah b. Mes'ud radıyallahu anh dedi ki: "Bir adam Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem'e geldi ve: "Ey Allah'ın rasulü! Bir topluluğu seven fakat onlara katılamayan kimse hakkında ne dersin?" dedi. Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: "Kişi sevdiğiyle beraberdir."
Muhakkak ki bu hadise göre; nebileri, sadıkları, şehitleri, velîleri, Salihleri seven onlarla beraber olduğu gibi, Allah ve rasul düşmanlarını, kafirleri, müşrikleri, münafıkları, bidat ehlini, fasıkları seven de onlarla beraberdir.
Şüphesiz hakkın tarafında olmak için hakkı bilmek, batıldan uzaklaşmak için de batılı bilmek zorunludur. Ömer b. el-Hattab radıyallahu anh şöyle demiştir: "Kabe'nin rabbine yemin ederim ki, Arapların (müslümanların) ne zaman helak olacağını anladım. İşlerinin başına Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem'e sahabelik yapmamış ve Cahiliyye'yi bilmeyen kimseler gelirse, İslam'ın bağları birer birer çözülür."
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 210,00 | 210,00 |
3 | 76,50 | 229,49 |
6 | 40,39 | 242,32 |
9 | 28,35 | 255,17 |
12 | 22,33 | 267,98 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 210,00 | 210,00 |
3 | 76,50 | 229,49 |
6 | 40,39 | 242,32 |
9 | 28,35 | 255,17 |
12 | 22,33 | 267,98 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 210,00 | 210,00 |
3 | 76,50 | 229,49 |
6 | 40,39 | 242,32 |
9 | 28,35 | 255,17 |
12 | 22,33 | 267,98 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 210,00 | 210,00 |
3 | 76,50 | 229,49 |
6 | 40,39 | 242,32 |
9 | 28,35 | 255,17 |
12 | 22,33 | 267,98 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 210,00 | 210,00 |
3 | 76,50 | 229,49 |
6 | 40,39 | 242,32 |
9 | 28,35 | 255,17 |
12 | 22,33 | 267,98 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 210,00 | 210,00 |
3 | 76,50 | 229,49 |
6 | 40,39 | 242,32 |
9 | 28,35 | 255,17 |
12 | 22,33 | 267,98 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 210,00 | 210,00 |
3 | - | - |
6 | - | - |
9 | - | - |
12 | - | - |
Muhakkak ki dinde hak ile batıl arasında kesin çizgiler vardır. Hak ile batılın safları birbirinden ayrıdır. Hakka tabi olmak isteyenler net çizgilere uyarak batıldan teberri etmeli, ateşten sakındığı gibi ondan sakınarak uzak durmalıdır. Nitekim Enes radıyallahu anh'ın rivayet ettiği hadiste Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:
"Şu üç şey kimde bulunursa imanın tadını bulur: Allah ve rasulunü, bu ikisi dışındaki herşeyden daha fazla seven, bir kimseyi sadece Allah için seven ve Allah kendisini ondan kurtardıktan sonra küfre dönmekten tıpkı ateşe atılmaktan nefret ettiği gibi nefret eden." Batıldan ve batıl ehlinden nefret etmeyen, batıla hoşgörü duyan, zikrettiğimiz kesin çizgileri koymayan kimse hakkın ehlinden olamaz. Allah Azze ve Celle şöyle buyurmuştur: "Ey iman edenler! Allah'tan korkun ve sadıklarla beraber olun."(Tevbe 119) Ali radıyallahu anh de şöyle demiştir:"Şayet bir kimse bütün ömrünü oruçla ve namazla geçirse, sonra (Mekke'de) rükn ile makam arasında öldürülse, kıyamet günü elbette Allah onu, doğru yol üzerinde olduklarını düşündüğü kimselerle beraber hasreder" Ali radıyallahu anh'ın bu sözü, Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem'in şu hadisine muvafıktır: Abdullah b. Mes'ud radıyallahu anh dedi ki: "Bir adam Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem'e geldi ve: "Ey Allah'ın rasulü! Bir topluluğu seven fakat onlara katılamayan kimse hakkında ne dersin?" dedi. Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: "Kişi sevdiğiyle beraberdir."
Muhakkak ki bu hadise göre; nebileri, sadıkları, şehitleri, velîleri, Salihleri seven onlarla beraber olduğu gibi, Allah ve rasul düşmanlarını, kafirleri, müşrikleri, münafıkları, bidat ehlini, fasıkları seven de onlarla beraberdir.
Şüphesiz hakkın tarafında olmak için hakkı bilmek, batıldan uzaklaşmak için de batılı bilmek zorunludur. Ömer b. el-Hattab radıyallahu anh şöyle demiştir: "Kabe'nin rabbine yemin ederim ki, Arapların (müslümanların) ne zaman helak olacağını anladım. İşlerinin başına Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem'e sahabelik yapmamış ve Cahiliyye'yi bilmeyen kimseler gelirse, İslam'ın bağları birer birer çözülür."