Çarığımı Yitirdiğim Tarla - Aç Harmanı

Stok Kodu:
9789750408236
Boyut:
14x22
Sayfa Sayısı:
176
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2020-09
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Kategori:
%15 indirimli
185,00TL
157,25TL
Taksitli fiyat: 12 x 16,72TL
Havale/EFT ile: 154,11TL
Temin süresi 6 gündür.
9789750408236
406804
Çarığımı Yitirdiğim Tarla - Aç Harmanı
Çarığımı Yitirdiğim Tarla - Aç Harmanı
157.25

Mehmet Başaran'ın öykücülüğünün ilk dönem ürünlerinden olan Çarığımı Yitirdiğim Tarla ile Aç Harmanı'nı bir kez daha birlikte yayınlıyoruz.

Başaran öykülerinde çoğunlukla insanı doğa ilişkisi içinde ele alır. Doğa topraktır, insan toprağı kol gücüyle işleyen emekçi köylüdür. Ancak bu emekçi köylü, aynı zamanda açlık ile de mücadele etmektedir. Kendisine hiçbir yardım eli uzatılmadığı gibi, karşısında “ağa ile kurulu düzen” vardır. Öte yandan yoksulluk batağından çıkmanın düşlerini kurar; bıçak kemiğe dayandığında öfkesini dile getirir, isyan eder.

Tanıklıkları, yaşanmışlıkları kurmaca boyutuna taşıyan Başaran, köy yaşamının, özellikle de Trakya kırsalının çarpıcı gerçeklerini, kadın-erkek ilişkilerini, gelenek-görenek ve alışkanlıklarını kendine özgü şiirsel bir biçemle anlatıyor.

Biraz sonra yağmur geçmiş, güneş ıslak toprağı yakmıştı. Mısır yaprakları üzerinde damlalar parlıyordu. Ortalık bi güzel ıslak toprak kokuyordu. Öbek öbek dolaşıyor, çarıklarımı arıyordum. Yıllarca özlemini çektiğim, ancak bu sabah giyebildiğim saplı çarıklarımı... Bir türlü bulamıyordum. Yerler yumuşamış, bazı koçanlar çamura gömülmüştü. Yoksa çarıcıklarım da... Yoktular, gitmişti, sevgili çarıcıklarım... Ağlamaya başladım. Babam dil ucuyla: “Gene alırız!” dediyse de, ben gayrı ayaklarımın çarık yüzü görmeyeceğini biliyordum. Anam, hâlâ arıyordu. Sır olmuşlardı. En büyük sevinci de, en büyük acıyı da aynı günde tatmış; gene yalınayak kalmıştım... Geçmiş günlerin anılarına daldıkça, gece çevremde genişleye genişleye kocaman bir tarla halini almıştı. Umutlarım, hayallerim, çocukluğum, her şeyim, her şeyim bu karanlık tarlada yitmişti işte...

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Axess Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 157,25    157,25   
3 57,28    171,84   
6 30,24    181,45   
9 21,23    191,07   
12 16,72    200,67   
QNB Finansbank Kartları
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 157,25    157,25   
3 57,28    171,84   
6 30,24    181,45   
9 21,23    191,07   
12 16,72    200,67   
Bonus Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 157,25    157,25   
3 57,28    171,84   
6 30,24    181,45   
9 21,23    191,07   
12 16,72    200,67   
Paraf Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 157,25    157,25   
3 57,28    171,84   
6 30,24    181,45   
9 21,23    191,07   
12 16,72    200,67   
Maximum Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 157,25    157,25   
3 57,28    171,84   
6 30,24    181,45   
9 21,23    191,07   
12 16,72    200,67   
World Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 157,25    157,25   
3 57,28    171,84   
6 30,24    181,45   
9 21,23    191,07   
12 16,72    200,67   
Diğer Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 157,25    157,25   
3 -    -   
6 -    -   
9 -    -   
12 -    -   

Mehmet Başaran'ın öykücülüğünün ilk dönem ürünlerinden olan Çarığımı Yitirdiğim Tarla ile Aç Harmanı'nı bir kez daha birlikte yayınlıyoruz.

Başaran öykülerinde çoğunlukla insanı doğa ilişkisi içinde ele alır. Doğa topraktır, insan toprağı kol gücüyle işleyen emekçi köylüdür. Ancak bu emekçi köylü, aynı zamanda açlık ile de mücadele etmektedir. Kendisine hiçbir yardım eli uzatılmadığı gibi, karşısında “ağa ile kurulu düzen” vardır. Öte yandan yoksulluk batağından çıkmanın düşlerini kurar; bıçak kemiğe dayandığında öfkesini dile getirir, isyan eder.

Tanıklıkları, yaşanmışlıkları kurmaca boyutuna taşıyan Başaran, köy yaşamının, özellikle de Trakya kırsalının çarpıcı gerçeklerini, kadın-erkek ilişkilerini, gelenek-görenek ve alışkanlıklarını kendine özgü şiirsel bir biçemle anlatıyor.

Biraz sonra yağmur geçmiş, güneş ıslak toprağı yakmıştı. Mısır yaprakları üzerinde damlalar parlıyordu. Ortalık bi güzel ıslak toprak kokuyordu. Öbek öbek dolaşıyor, çarıklarımı arıyordum. Yıllarca özlemini çektiğim, ancak bu sabah giyebildiğim saplı çarıklarımı... Bir türlü bulamıyordum. Yerler yumuşamış, bazı koçanlar çamura gömülmüştü. Yoksa çarıcıklarım da... Yoktular, gitmişti, sevgili çarıcıklarım... Ağlamaya başladım. Babam dil ucuyla: “Gene alırız!” dediyse de, ben gayrı ayaklarımın çarık yüzü görmeyeceğini biliyordum. Anam, hâlâ arıyordu. Sır olmuşlardı. En büyük sevinci de, en büyük acıyı da aynı günde tatmış; gene yalınayak kalmıştım... Geçmiş günlerin anılarına daldıkça, gece çevremde genişleye genişleye kocaman bir tarla halini almıştı. Umutlarım, hayallerim, çocukluğum, her şeyim, her şeyim bu karanlık tarlada yitmişti işte...

Kapat