Edward Said - Oryantalist Söylem Analizinin Metodolojik Temelleri

Stok Kodu:
9786051969527
Boyut:
13.5x21
Sayfa Sayısı:
271
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2022-12
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
%15 indirimli
185,00TL
157,25TL
Taksitli fiyat: 12 x 16,72TL
Havale/EFT ile: 154,11TL
Temin süresi 6 gündür.
9786051969527
649683
Edward Said - Oryantalist Söylem Analizinin Metodolojik Temelleri
Edward Said - Oryantalist Söylem Analizinin Metodolojik Temelleri
157.25

Edward Said, 1978’de yayınladığı andan itibaren oryantalist çalışmaların zorunlu referansı haline geldiği Oryantalizm kitabıyla oryantalizm kavramını yalnızca akademik bir disiplinin adı olmaktan çıkarıp, siyasi ve ideolojik bir içeriğe sahip kendine özgül güçleri olan bir kavrama dönüştürerek oryantalizm tartışmalarının seyrini önemli ölçüde etkilemiştir. Etkisinin bu denli büyük çaplı olması oryantalizmi ontolojik ve epistemolojik uğraklar arasında kesintisiz bir ilişkiye sokmasından ve bu ilişkiyi bir söylem analizine tabi tutmasından kaynaklanır. Said’e göre bu bir metodoloji (yöntem) sorunudur. Said bir söylem analiziyle ele aldığı ve Giambattista Vico, Friedrich Nietzsche, Antonio Gramsci, Raymond Williams, Michel Foucault, Jacques Derrida gibi metodolojik tercihleriyle sentezleyip kendine özgü gücü olan bir kavramlaştırmaya dönüştürdüğü oryantalizmi, Batı’nın Doğu üzerinde askeri, ideolojik, siyasi, sosyolojik, imgesel ve bilimsel hâkimiyet kurma çalışmalarından ve Marksist ideolojik gelenekle beraber bilgi/iktidar, hegemonya, söylem, metin gibi kavramların arasındaki bağlamsallıktan hareketle eleştirel bir zemine oturtur. Artık ötekine ilişkin temsilin verili olduğu metinler ideolojik, felsefi, tarihsel, sanatsal ya da toplumsal bir bağlamın dışında yalnızca bilginin aktarıldığı ya da taşındığı pasif bir yığın olmaktan çıkar ve iktidarın işleriyle bağlantılı olarak ona eşlik eden aktif bir güce dönüşür. 

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Axess Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 157,25    157,25   
3 57,28    171,84   
6 30,24    181,45   
9 21,23    191,07   
12 16,72    200,67   
QNB Finansbank Kartları
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 157,25    157,25   
3 57,28    171,84   
6 30,24    181,45   
9 21,23    191,07   
12 16,72    200,67   
Bonus Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 157,25    157,25   
3 57,28    171,84   
6 30,24    181,45   
9 21,23    191,07   
12 16,72    200,67   
Paraf Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 157,25    157,25   
3 57,28    171,84   
6 30,24    181,45   
9 21,23    191,07   
12 16,72    200,67   
Maximum Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 157,25    157,25   
3 57,28    171,84   
6 30,24    181,45   
9 21,23    191,07   
12 16,72    200,67   
World Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 157,25    157,25   
3 57,28    171,84   
6 30,24    181,45   
9 21,23    191,07   
12 16,72    200,67   
Diğer Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 157,25    157,25   
3 -    -   
6 -    -   
9 -    -   
12 -    -   

Edward Said, 1978’de yayınladığı andan itibaren oryantalist çalışmaların zorunlu referansı haline geldiği Oryantalizm kitabıyla oryantalizm kavramını yalnızca akademik bir disiplinin adı olmaktan çıkarıp, siyasi ve ideolojik bir içeriğe sahip kendine özgül güçleri olan bir kavrama dönüştürerek oryantalizm tartışmalarının seyrini önemli ölçüde etkilemiştir. Etkisinin bu denli büyük çaplı olması oryantalizmi ontolojik ve epistemolojik uğraklar arasında kesintisiz bir ilişkiye sokmasından ve bu ilişkiyi bir söylem analizine tabi tutmasından kaynaklanır. Said’e göre bu bir metodoloji (yöntem) sorunudur. Said bir söylem analiziyle ele aldığı ve Giambattista Vico, Friedrich Nietzsche, Antonio Gramsci, Raymond Williams, Michel Foucault, Jacques Derrida gibi metodolojik tercihleriyle sentezleyip kendine özgü gücü olan bir kavramlaştırmaya dönüştürdüğü oryantalizmi, Batı’nın Doğu üzerinde askeri, ideolojik, siyasi, sosyolojik, imgesel ve bilimsel hâkimiyet kurma çalışmalarından ve Marksist ideolojik gelenekle beraber bilgi/iktidar, hegemonya, söylem, metin gibi kavramların arasındaki bağlamsallıktan hareketle eleştirel bir zemine oturtur. Artık ötekine ilişkin temsilin verili olduğu metinler ideolojik, felsefi, tarihsel, sanatsal ya da toplumsal bir bağlamın dışında yalnızca bilginin aktarıldığı ya da taşındığı pasif bir yığın olmaktan çıkar ve iktidarın işleriyle bağlantılı olarak ona eşlik eden aktif bir güce dönüşür. 

Kapat