Fransız İhtilali’nin Büyük Britanya’daki Yankıları (1789-1792)

Stok Kodu:
9786052887233
Boyut:
14x22
Sayfa Sayısı:
281
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2018-12
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
%35 indirimli
194,00TL
126,10TL
Taksitli fiyat: 12 x 13,41TL
Havale/EFT ile: 123,58TL
Temin süresi 6 gündür.
9786052887233
533288
Fransız İhtilali’nin Büyük Britanya’daki Yankıları (1789-1792)
Fransız İhtilali’nin Büyük Britanya’daki Yankıları (1789-1792)
126.10

Modern siyasi müesseselerin temelini oluşturan insan hakları ve milli egemenlik gibi kavramların dünya siyaset sahnesinde ilk kez geniş ve etkili bir şekilde yer bulabilmeleri ancak 1789 sonrasında mümkün olabildi. Muafiyetler ve yükümlülükler açısından büyük farklara sahip muhtelif sınıflara ve bunlara dayanan kurumsal yapılara savaş açan Fransız İhtilali, insanların eşit ve özgür olduklarını ortaya koydu. Her türlü egemenliğin esas itibariyle millete ait olduğu ve kanunun genel iradenin ifadesinden başka bir şey olmadığı “İnsan ve Vatandaş Hakları Beyannamesi”yle ilan edildi. Fransızlar, Avrupa medeniyetinin dayandığı tanrı vergisi hiyerarşik sosyal ve siyasi ilkelere karşı mücadele veriyorlardı. Halkın bir kesiminin değil tamamının haklarını, kralın değil milletin egemenliğini savunuyorlardı. Bunu sadece kendileri için değil, tüm insanlık adına yaptıklarını söylüyorlardı. Özgürlük ve eşitlik tüm insanların sahip olması gereken temel haklardı.
Elbette bunlar, temel haklardan mahrum insanlar nazarında oldukça doğru ve cazip görünen ilkelerdi. Ancak bu ilkelerin Avrupa'nın aristokratik çevrelerinde tepkiyle karşılanmaması çok iyimser bir yaklaşım olurdu. Tüm Avrupa ve dünyada reformcu düşüncelerin hayat bulabilmesi için uzun ve çetin bir mücadelenin yapılması gerektiği açıktı. Fransız halkı statüye dayanan siyasi sistemlerini değiştirmeyi başarmışlardı. Ancak bundan sonrası belki daha da zordu. Zira asıl önemli olan İhtilal'in kazanımlarını buna direnç gösterecek dış çevrelere karşı muhafaza edebilmekti. Bunun yolu ise İhtilal'in ilkelerinin Avrupa ülkeleri tarafından benimsenmesinden geçiyordu. Yaptıkları mücadelede kendilerini yalnız hisseden Fransızların duygudaşlık bekledikleri ilk ülke ise şüphesiz Britanya'ydı.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Axess Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 126,10    126,10   
3 45,93    137,80   
6 24,25    145,51   
9 17,02    153,22   
12 13,41    160,92   
QNB Finansbank Kartları
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 126,10    126,10   
3 45,93    137,80   
6 24,25    145,51   
9 17,02    153,22   
12 13,41    160,92   
Bonus Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 126,10    126,10   
3 45,93    137,80   
6 24,25    145,51   
9 17,02    153,22   
12 13,41    160,92   
Paraf Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 126,10    126,10   
3 45,93    137,80   
6 24,25    145,51   
9 17,02    153,22   
12 13,41    160,92   
Maximum Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 126,10    126,10   
3 45,93    137,80   
6 24,25    145,51   
9 17,02    153,22   
12 13,41    160,92   
World Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 126,10    126,10   
3 45,93    137,80   
6 24,25    145,51   
9 17,02    153,22   
12 13,41    160,92   
Diğer Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 126,10    126,10   
3 -    -   
6 -    -   
9 -    -   
12 -    -   

Modern siyasi müesseselerin temelini oluşturan insan hakları ve milli egemenlik gibi kavramların dünya siyaset sahnesinde ilk kez geniş ve etkili bir şekilde yer bulabilmeleri ancak 1789 sonrasında mümkün olabildi. Muafiyetler ve yükümlülükler açısından büyük farklara sahip muhtelif sınıflara ve bunlara dayanan kurumsal yapılara savaş açan Fransız İhtilali, insanların eşit ve özgür olduklarını ortaya koydu. Her türlü egemenliğin esas itibariyle millete ait olduğu ve kanunun genel iradenin ifadesinden başka bir şey olmadığı “İnsan ve Vatandaş Hakları Beyannamesi”yle ilan edildi. Fransızlar, Avrupa medeniyetinin dayandığı tanrı vergisi hiyerarşik sosyal ve siyasi ilkelere karşı mücadele veriyorlardı. Halkın bir kesiminin değil tamamının haklarını, kralın değil milletin egemenliğini savunuyorlardı. Bunu sadece kendileri için değil, tüm insanlık adına yaptıklarını söylüyorlardı. Özgürlük ve eşitlik tüm insanların sahip olması gereken temel haklardı.
Elbette bunlar, temel haklardan mahrum insanlar nazarında oldukça doğru ve cazip görünen ilkelerdi. Ancak bu ilkelerin Avrupa'nın aristokratik çevrelerinde tepkiyle karşılanmaması çok iyimser bir yaklaşım olurdu. Tüm Avrupa ve dünyada reformcu düşüncelerin hayat bulabilmesi için uzun ve çetin bir mücadelenin yapılması gerektiği açıktı. Fransız halkı statüye dayanan siyasi sistemlerini değiştirmeyi başarmışlardı. Ancak bundan sonrası belki daha da zordu. Zira asıl önemli olan İhtilal'in kazanımlarını buna direnç gösterecek dış çevrelere karşı muhafaza edebilmekti. Bunun yolu ise İhtilal'in ilkelerinin Avrupa ülkeleri tarafından benimsenmesinden geçiyordu. Yaptıkları mücadelede kendilerini yalnız hisseden Fransızların duygudaşlık bekledikleri ilk ülke ise şüphesiz Britanya'ydı.

Kapat