Gerçeği nasıl bilirsiniz?
Yiğit Bener, sanattan edebiyata, eleştiri kültüründen nefret söylemine, toplumsal cinsiyet meselelerinden homofobiye, devlet geleneğinden örgütlenme ve iktidar olgusuna uzanan zorlu bir zemin üzerinde sorular ve cevaplarla yol alıyor: Çok yönlü bir bakış açısıyla işin hakikatine ve hakikatin masumiyetini nasıl yitirdiğine değinirken, bu olgunun artısı ve eksisi üzerine düşünmeye çağırıyor okuru. Gerçeğin Artısı’ndaki denemeler, “Sanat ve Edebiyatın Görece Özerkliği”, “Erkekler İçin Karar Verme Zamanı”, “Ölüm Kültürüne İnat” ve “Bir Başkadır Benim Devletim” anabaşlıkları altında, “iktidardan ırak ve iktidarsız, iktidar tanımaz ve her tür iktidara muhalif” niteliğini kaybeden gerçeğin izini sürüyor.
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 132,00 | 132,00 |
3 | 48,08 | 144,25 |
6 | 25,39 | 152,31 |
9 | 17,82 | 160,39 |
12 | 14,04 | 168,45 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 132,00 | 132,00 |
3 | 48,08 | 144,25 |
6 | 25,39 | 152,31 |
9 | 17,82 | 160,39 |
12 | 14,04 | 168,45 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 132,00 | 132,00 |
3 | 48,08 | 144,25 |
6 | 25,39 | 152,31 |
9 | 17,82 | 160,39 |
12 | 14,04 | 168,45 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 132,00 | 132,00 |
3 | 48,08 | 144,25 |
6 | 25,39 | 152,31 |
9 | 17,82 | 160,39 |
12 | 14,04 | 168,45 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 132,00 | 132,00 |
3 | 48,08 | 144,25 |
6 | 25,39 | 152,31 |
9 | 17,82 | 160,39 |
12 | 14,04 | 168,45 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 132,00 | 132,00 |
3 | 48,08 | 144,25 |
6 | 25,39 | 152,31 |
9 | 17,82 | 160,39 |
12 | 14,04 | 168,45 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 132,00 | 132,00 |
3 | - | - |
6 | - | - |
9 | - | - |
12 | - | - |
Gerçeği nasıl bilirsiniz?
Yiğit Bener, sanattan edebiyata, eleştiri kültüründen nefret söylemine, toplumsal cinsiyet meselelerinden homofobiye, devlet geleneğinden örgütlenme ve iktidar olgusuna uzanan zorlu bir zemin üzerinde sorular ve cevaplarla yol alıyor: Çok yönlü bir bakış açısıyla işin hakikatine ve hakikatin masumiyetini nasıl yitirdiğine değinirken, bu olgunun artısı ve eksisi üzerine düşünmeye çağırıyor okuru. Gerçeğin Artısı’ndaki denemeler, “Sanat ve Edebiyatın Görece Özerkliği”, “Erkekler İçin Karar Verme Zamanı”, “Ölüm Kültürüne İnat” ve “Bir Başkadır Benim Devletim” anabaşlıkları altında, “iktidardan ırak ve iktidarsız, iktidar tanımaz ve her tür iktidara muhalif” niteliğini kaybeden gerçeğin izini sürüyor.