İslam Hukukunda Diplomatik Temsil

Stok Kodu:
9786059652391
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
368
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2017-06
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Kategori:
%18 indirimli
215,00TL
176,30TL
Taksitli fiyat: 12 x 18,75TL
Havale/EFT ile: 172,77TL
Temin süresi 6 gündür.
9786059652391
529748
İslam Hukukunda Diplomatik Temsil
İslam Hukukunda Diplomatik Temsil
176.30

Devletler arası ilişkilerin eski çağlardan beri bir gelişme içinde olduğu gerçeği, diplomatik temsil konusunu uluslararası hukukun en eski konularından biri haline getirmiştir. Günümüzdeki anlam ve mahiyette olmasa da tarihî süreci ilkçağlara kadar giden diplomatik temsil, dönemin ihtiyaçları ve devletler hukukunun gelişimine paralel olarak zamanla örfî bir uygulama halini almış, sonraki dönemlerde de hukukî statü kazanmıştır. Diplomatik temsilcilerin, görevlerini gereği gibi yerine getirebilmeleri için de kendilerine özel bir statüden yararlanma imkânı tanınmıştır. Diplomatik temsilcilerin hukukî statüsü ile temsilcinin yabancı bir devlet ülkesinde görevli olarak bulunduğu sırada kendisine uygulanan hukukî statü kastedilmektedir. Oysaki temsilcinin, kendi ülkesinde bu hukukî statüden istifade etmesi söz konusu değildir.

İslam’ın ilk dönemlerinden itibaren diplomatik ilişkilere önem verilmiş, sürekli elçilik müessesesi henüz oluşmadığı için elçiler, devletler arası diplomatik temsilin geçici olduğu o dönem teamülü gereği belirli görevleri icra etmek üzere gönderilmiştir. Günümüzde ki fevkalade elçiler ile sadece resmî bir görev için gidip gelen diplomatları andıran bu diplomatik temsil anlayışının, İslam’ın doğduğu ve hukukun tedvin edildiği dönemlerde ki yaygın örften ve dönemsel ihtiyaçtan kaynaklandığı söylenebilir. İslam devletinin, gayrimüslim ülkelerle ilişkilerini hızla geliştirdiği Emevîler döneminde daha karmaşık amaçlar için elçiler gönderilmeye başlanmasına rağmen daimî elçilik müessesine yönelme bu dönemde de mümkün olmamıştır. Abbasîler döneminde ise diploması anlayışı, elçilik görevinin tanzimi, üslûbu, faaliyet alanı bakımından oldukça gelişmiş, hatta bu gelişmeler Eyyûbîler ve Memlükler döneminde zirveye ulaşmıştır. Daimî statü kazanıncaya kadar elçiler, görevlerini emân kapsamı dâhilinde yürütmüşlerdir.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Axess Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 176,30    176,30   
3 64,22    192,66   
6 33,91    203,43   
9 23,80    214,22   
12 18,75    224,98   
QNB Finansbank Kartları
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 176,30    176,30   
3 64,22    192,66   
6 33,91    203,43   
9 23,80    214,22   
12 18,75    224,98   
Bonus Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 176,30    176,30   
3 64,22    192,66   
6 33,91    203,43   
9 23,80    214,22   
12 18,75    224,98   
Paraf Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 176,30    176,30   
3 64,22    192,66   
6 33,91    203,43   
9 23,80    214,22   
12 18,75    224,98   
Maximum Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 176,30    176,30   
3 64,22    192,66   
6 33,91    203,43   
9 23,80    214,22   
12 18,75    224,98   
World Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 176,30    176,30   
3 64,22    192,66   
6 33,91    203,43   
9 23,80    214,22   
12 18,75    224,98   
Diğer Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 176,30    176,30   
3 -    -   
6 -    -   
9 -    -   
12 -    -   

Devletler arası ilişkilerin eski çağlardan beri bir gelişme içinde olduğu gerçeği, diplomatik temsil konusunu uluslararası hukukun en eski konularından biri haline getirmiştir. Günümüzdeki anlam ve mahiyette olmasa da tarihî süreci ilkçağlara kadar giden diplomatik temsil, dönemin ihtiyaçları ve devletler hukukunun gelişimine paralel olarak zamanla örfî bir uygulama halini almış, sonraki dönemlerde de hukukî statü kazanmıştır. Diplomatik temsilcilerin, görevlerini gereği gibi yerine getirebilmeleri için de kendilerine özel bir statüden yararlanma imkânı tanınmıştır. Diplomatik temsilcilerin hukukî statüsü ile temsilcinin yabancı bir devlet ülkesinde görevli olarak bulunduğu sırada kendisine uygulanan hukukî statü kastedilmektedir. Oysaki temsilcinin, kendi ülkesinde bu hukukî statüden istifade etmesi söz konusu değildir.

İslam’ın ilk dönemlerinden itibaren diplomatik ilişkilere önem verilmiş, sürekli elçilik müessesesi henüz oluşmadığı için elçiler, devletler arası diplomatik temsilin geçici olduğu o dönem teamülü gereği belirli görevleri icra etmek üzere gönderilmiştir. Günümüzde ki fevkalade elçiler ile sadece resmî bir görev için gidip gelen diplomatları andıran bu diplomatik temsil anlayışının, İslam’ın doğduğu ve hukukun tedvin edildiği dönemlerde ki yaygın örften ve dönemsel ihtiyaçtan kaynaklandığı söylenebilir. İslam devletinin, gayrimüslim ülkelerle ilişkilerini hızla geliştirdiği Emevîler döneminde daha karmaşık amaçlar için elçiler gönderilmeye başlanmasına rağmen daimî elçilik müessesine yönelme bu dönemde de mümkün olmamıştır. Abbasîler döneminde ise diploması anlayışı, elçilik görevinin tanzimi, üslûbu, faaliyet alanı bakımından oldukça gelişmiş, hatta bu gelişmeler Eyyûbîler ve Memlükler döneminde zirveye ulaşmıştır. Daimî statü kazanıncaya kadar elçiler, görevlerini emân kapsamı dâhilinde yürütmüşlerdir.

Kapat