Bir dönem arıların, kendi vücut ağırlıklarını taşıyamayacağından uçmalarının imkânsız olduğu tezleri vardı. Arılar bunu duysaydı, içlerinden uçamayanları olur muydu acaba? Sınırlar, toplum kuralları, insanın kendi için belirlediği kabullenişleri... hepsi aslında sınırları belli olan bölgede güvenli ve rahat hissetmek için değil midir? Yani, konfor alanı ≡ huzur Öyle mi sahiden? Huzur, senin veya başkaları tarafından belirlenen kısıtlı bölgende, sürekli tekrar tekrar aynı şeylerle mücadele ederek elde edilir mi? Dünyanın son gününe kadar hiç bitmeyecek, güncelliğini her zaman koruyacak, hayatımıza yeni heyecanlar katacak muhteşem bir düzen kurulmuş ve tıkır tıkır işliyor. Sen bunun neresindesin? Kendi kabuğunda sızlanışlarınla, sana lütfedilenleri ve dahi gücünü, yapabileceklerini, başarabileceklerini keşfetmeden öylece gidecek misin? Nasıl mı? Gözlerini, kalbini, zihnini aç ve kendine bir bak. Sen O’nun yarattığı ve kendinden bahşettiğisin. O’nun yarattığı sistem böyle muhteşem ve O, eşi benzeri olmayan iken, kendinden lütfettiği sen, nasıl bu kadarcık olabilirsin? Mümkün mü? Kendini tanı, sınırlarını bilmek için değil, yapabileceklerini keşfetmek için tanı. Sen kimsin? Yeni keşiflerin hiç bitmediği, hiç bir şeyin aynı kalmadığı, sürekli değiştiği kâinatta, senin aynı kalman doğru mu? Ayakları yere sımsıkı basan bir hayalperest ol. Hayaller için çok yukarılarda mı olmak gerekir? Eğer öyleyse bile sen ayakların yerdeyken bile çok yukarıdasın. İnsan, yaratılmışların en şereflisi değil mi? Yeter ki yerlerde sürünmesin. Kim olduğunu hatırlasın ve ayağa kalksın. İşte o zaman en güzel düşler, en güzel gerçekler olur. İstesin, istemeyi öğrensin. Dünyaya kök sal, bağlan ama gidişe de her an hazır ol. İşte şimdi şu anın farkında, tadındasın. Olmuşla, olmamışla yorma canını, şu anla bul kendini, Çünkü şu an; olacağın, oluyorun, olmuşun komuta merkezidir Şu an başlamanın tam zamanı. Artık söylenilmeyenleri duyma, görünmeyenleri görme, hislerine odaklanma, algılarını keskinleştirme, kendine dönme vakti. Hadi hazırsan başlayalım...
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 160,00 | 160,00 |
3 | 58,28 | 174,85 |
6 | 30,77 | 184,62 |
9 | 21,60 | 194,42 |
12 | 17,01 | 204,18 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 160,00 | 160,00 |
3 | 58,28 | 174,85 |
6 | 30,77 | 184,62 |
9 | 21,60 | 194,42 |
12 | 17,01 | 204,18 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 160,00 | 160,00 |
3 | 58,28 | 174,85 |
6 | 30,77 | 184,62 |
9 | 21,60 | 194,42 |
12 | 17,01 | 204,18 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 160,00 | 160,00 |
3 | 58,28 | 174,85 |
6 | 30,77 | 184,62 |
9 | 21,60 | 194,42 |
12 | 17,01 | 204,18 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 160,00 | 160,00 |
3 | 58,28 | 174,85 |
6 | 30,77 | 184,62 |
9 | 21,60 | 194,42 |
12 | 17,01 | 204,18 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 160,00 | 160,00 |
3 | 58,28 | 174,85 |
6 | 30,77 | 184,62 |
9 | 21,60 | 194,42 |
12 | 17,01 | 204,18 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 160,00 | 160,00 |
3 | - | - |
6 | - | - |
9 | - | - |
12 | - | - |
Bir dönem arıların, kendi vücut ağırlıklarını taşıyamayacağından uçmalarının imkânsız olduğu tezleri vardı. Arılar bunu duysaydı, içlerinden uçamayanları olur muydu acaba? Sınırlar, toplum kuralları, insanın kendi için belirlediği kabullenişleri... hepsi aslında sınırları belli olan bölgede güvenli ve rahat hissetmek için değil midir? Yani, konfor alanı ≡ huzur Öyle mi sahiden? Huzur, senin veya başkaları tarafından belirlenen kısıtlı bölgende, sürekli tekrar tekrar aynı şeylerle mücadele ederek elde edilir mi? Dünyanın son gününe kadar hiç bitmeyecek, güncelliğini her zaman koruyacak, hayatımıza yeni heyecanlar katacak muhteşem bir düzen kurulmuş ve tıkır tıkır işliyor. Sen bunun neresindesin? Kendi kabuğunda sızlanışlarınla, sana lütfedilenleri ve dahi gücünü, yapabileceklerini, başarabileceklerini keşfetmeden öylece gidecek misin? Nasıl mı? Gözlerini, kalbini, zihnini aç ve kendine bir bak. Sen O’nun yarattığı ve kendinden bahşettiğisin. O’nun yarattığı sistem böyle muhteşem ve O, eşi benzeri olmayan iken, kendinden lütfettiği sen, nasıl bu kadarcık olabilirsin? Mümkün mü? Kendini tanı, sınırlarını bilmek için değil, yapabileceklerini keşfetmek için tanı. Sen kimsin? Yeni keşiflerin hiç bitmediği, hiç bir şeyin aynı kalmadığı, sürekli değiştiği kâinatta, senin aynı kalman doğru mu? Ayakları yere sımsıkı basan bir hayalperest ol. Hayaller için çok yukarılarda mı olmak gerekir? Eğer öyleyse bile sen ayakların yerdeyken bile çok yukarıdasın. İnsan, yaratılmışların en şereflisi değil mi? Yeter ki yerlerde sürünmesin. Kim olduğunu hatırlasın ve ayağa kalksın. İşte o zaman en güzel düşler, en güzel gerçekler olur. İstesin, istemeyi öğrensin. Dünyaya kök sal, bağlan ama gidişe de her an hazır ol. İşte şimdi şu anın farkında, tadındasın. Olmuşla, olmamışla yorma canını, şu anla bul kendini, Çünkü şu an; olacağın, oluyorun, olmuşun komuta merkezidir Şu an başlamanın tam zamanı. Artık söylenilmeyenleri duyma, görünmeyenleri görme, hislerine odaklanma, algılarını keskinleştirme, kendine dönme vakti. Hadi hazırsan başlayalım...