Kostantiniye ve Ayasofya Efsaneleri Türk Metinlerinde

Stok Kodu:
9789754703023
Boyut:
13x20
Sayfa Sayısı:
392
Baskı:
8
Basım Tarihi:
2024-11
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
1. Hamur
Orijinal Adı:
La fondation de Constantinople et de Sainte Sophie dans les traditions turques
%15 indirimli
315,00TL
267,75TL
Taksitli fiyat: 12 x 28,47TL
Havale/EFT ile: 262,40TL
Temin süresi 6 gündür.
9789754703023
502491
Kostantiniye ve Ayasofya Efsaneleri
Kostantiniye ve Ayasofya Efsaneleri Türk Metinlerinde
267.75

Türkler “Kostantiniye”yi 1453’te fethettiler ve şehrin kuruluşuna ve o vakte kadar sembolik merkezi kabul edilen Ayasofya’ya ilişkin bir efsane geliştirdiler. Bu efsane, Bizans, Arap, hatta Helen yazılı metinlerindeki temalardan örülüydü. Araştırma literatürünün yıllardır tanıdığımız isimlerinden Stefanos Yerasimos, bu efsanenin imparatorluk tartışması ve ideolojisi ile ilişkisini araştırıyor. Osmanlı padişahları, Bizans başşehrinin temel sembolü Ayasofya’yı yeniden değerlendirerek, hatta anlamlandırarak, Bizans imparatorlarının projelerini sürdürme zorunluluğunu mu hissetmişlerdi? Yoksa lanetli şehir Kostantiniye ebediyen yok mu edilmeliydi? Stefanos Yerasimos, efsanenin oluşumunu ve gelişme aşamalarını inceleyerek, metinleri tahlil ederek ve tarihî bağlamla çelişkilerini araştırarak, bu efsaneyi yeniden ayakları üstüne oturtuyor

“Türkler yeni başşehirlerinin tarihini öğrenmeye çalışmak yerine, onu kendileri yaratmışlardır. Bu keşif, metnin imparatorluk düşüncesine şiddetle karşı çıkan yapısıyla birleşince, edebî varsayımın, yani öykünün okuyucuyu eğlendirmek için uydurulduğu varsayımının terkedilmesi gerekiyor. Böylece yavaş yavaş Konstantiniye ve Ayasofya –ki şehrin göbeğidir– ile ilgili bu efsanenin imparatorluk tartışmasının en sağlam kanıtı olduğunu görmeye başlıyoruz. Kaldı ki, kısa bir süre sonra bu efsaneye, bu kez doğrudan doğruya Bizans geleneğine yaslanan bir ikinci efsane eklenecektir.”

STEFANOS YERASİMOS

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Axess Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 267,75    267,75   
3 97,53    292,60   
6 51,49    308,96   
9 36,15    325,34   
12 28,47    341,68   
QNB Finansbank Kartları
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 267,75    267,75   
3 97,53    292,60   
6 51,49    308,96   
9 36,15    325,34   
12 28,47    341,68   
Bonus Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 267,75    267,75   
3 97,53    292,60   
6 51,49    308,96   
9 36,15    325,34   
12 28,47    341,68   
Paraf Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 267,75    267,75   
3 97,53    292,60   
6 51,49    308,96   
9 36,15    325,34   
12 28,47    341,68   
Maximum Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 267,75    267,75   
3 97,53    292,60   
6 51,49    308,96   
9 36,15    325,34   
12 28,47    341,68   
World Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 267,75    267,75   
3 97,53    292,60   
6 51,49    308,96   
9 36,15    325,34   
12 28,47    341,68   
Diğer Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 267,75    267,75   
3 -    -   
6 -    -   
9 -    -   
12 -    -   

Türkler “Kostantiniye”yi 1453’te fethettiler ve şehrin kuruluşuna ve o vakte kadar sembolik merkezi kabul edilen Ayasofya’ya ilişkin bir efsane geliştirdiler. Bu efsane, Bizans, Arap, hatta Helen yazılı metinlerindeki temalardan örülüydü. Araştırma literatürünün yıllardır tanıdığımız isimlerinden Stefanos Yerasimos, bu efsanenin imparatorluk tartışması ve ideolojisi ile ilişkisini araştırıyor. Osmanlı padişahları, Bizans başşehrinin temel sembolü Ayasofya’yı yeniden değerlendirerek, hatta anlamlandırarak, Bizans imparatorlarının projelerini sürdürme zorunluluğunu mu hissetmişlerdi? Yoksa lanetli şehir Kostantiniye ebediyen yok mu edilmeliydi? Stefanos Yerasimos, efsanenin oluşumunu ve gelişme aşamalarını inceleyerek, metinleri tahlil ederek ve tarihî bağlamla çelişkilerini araştırarak, bu efsaneyi yeniden ayakları üstüne oturtuyor

“Türkler yeni başşehirlerinin tarihini öğrenmeye çalışmak yerine, onu kendileri yaratmışlardır. Bu keşif, metnin imparatorluk düşüncesine şiddetle karşı çıkan yapısıyla birleşince, edebî varsayımın, yani öykünün okuyucuyu eğlendirmek için uydurulduğu varsayımının terkedilmesi gerekiyor. Böylece yavaş yavaş Konstantiniye ve Ayasofya –ki şehrin göbeğidir– ile ilgili bu efsanenin imparatorluk tartışmasının en sağlam kanıtı olduğunu görmeye başlıyoruz. Kaldı ki, kısa bir süre sonra bu efsaneye, bu kez doğrudan doğruya Bizans geleneğine yaslanan bir ikinci efsane eklenecektir.”

STEFANOS YERASİMOS

Kapat