O zamanlar, henüz bir kız çocuğunun narin ruhuyla hayatın acımasız sınavlarına direnen genç bir bedendi. Yaşı 15-16 olsa da, ruhu zamansızdı, çünkü her darbede, her öfkede, bir adım daha erken büyümek zorunda kalmıştı. Evrenin suskunluğu kadar derin, varoluşun kaçınılmaz ağırlığı kadar tarifsiz bir acının ortasında savruluyordu. O evin duvarları, acının diliyle konuşur, şiddetin yankısıyla titreşirdi. Babası her “Ben içerideyim” dediğinde, bu sözler sanki evrenin sonsuz boşluğunda kaybolmuş bir yıldız gibi sönerdi; ışığı yok olurdu, umut yerle bir olurdu. Her içki dolu gece, onun karanlık kaderine bir düğüm daha atardı.
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 140,00 | 140,00 |
3 | 51,00 | 152,99 |
6 | 26,92 | 161,55 |
9 | 18,90 | 170,11 |
12 | 14,89 | 178,65 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 140,00 | 140,00 |
3 | 51,00 | 152,99 |
6 | 26,92 | 161,55 |
9 | 18,90 | 170,11 |
12 | 14,89 | 178,65 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 140,00 | 140,00 |
3 | 51,00 | 152,99 |
6 | 26,92 | 161,55 |
9 | 18,90 | 170,11 |
12 | 14,89 | 178,65 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 140,00 | 140,00 |
3 | 51,00 | 152,99 |
6 | 26,92 | 161,55 |
9 | 18,90 | 170,11 |
12 | 14,89 | 178,65 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 140,00 | 140,00 |
3 | 51,00 | 152,99 |
6 | 26,92 | 161,55 |
9 | 18,90 | 170,11 |
12 | 14,89 | 178,65 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 140,00 | 140,00 |
3 | 51,00 | 152,99 |
6 | 26,92 | 161,55 |
9 | 18,90 | 170,11 |
12 | 14,89 | 178,65 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 140,00 | 140,00 |
3 | - | - |
6 | - | - |
9 | - | - |
12 | - | - |
O zamanlar, henüz bir kız çocuğunun narin ruhuyla hayatın acımasız sınavlarına direnen genç bir bedendi. Yaşı 15-16 olsa da, ruhu zamansızdı, çünkü her darbede, her öfkede, bir adım daha erken büyümek zorunda kalmıştı. Evrenin suskunluğu kadar derin, varoluşun kaçınılmaz ağırlığı kadar tarifsiz bir acının ortasında savruluyordu. O evin duvarları, acının diliyle konuşur, şiddetin yankısıyla titreşirdi. Babası her “Ben içerideyim” dediğinde, bu sözler sanki evrenin sonsuz boşluğunda kaybolmuş bir yıldız gibi sönerdi; ışığı yok olurdu, umut yerle bir olurdu. Her içki dolu gece, onun karanlık kaderine bir düğüm daha atardı.