Fakat “durmuş” gerçekten bu kez zaman. Çipil çipil bakan lastik ayakkabılı çocuk sormuş anasına sessizce gözleri ile:
-Leblebi, diye.
Solmuş gül desenli, siyah entarili ana ise daha sessiz sormuş, benden daha yorgun gözleri ile babaya:
-Leblebi, diye.
Zamanı ok gibi durduran bu “an”a inat gözleriyle birden “yaşama devam” tuşuna basan, omzu yüklü baba bu kez sesli sordu eldivensiz elleriyle dut koyan satıcıya.
-Leblebi?
-62 lira
O an bir göç başladı bende. Göz göçü. Bir çocuğun, bir babanın, bir annenin gözlerine utanmadan bakıp durdum. Çünkü konuşuyorlardı ve duymak istiyordum. O kadar alışmışlar ki o kadar idmanlılar ki gözleri ile konuşmaya bu aile; yetişemiyordum diyaloğa. Susmanın neler ifade ettiğini biliyordum da gözlerin böyle mecazlı, böyle uzun böyle soru işaretli, ünlemli konuşmasına ilk kez şahit oluyordum.
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 90,00 | 90,00 |
3 | 32,78 | 98,35 |
6 | 17,31 | 103,85 |
9 | 12,15 | 109,36 |
12 | 9,57 | 114,85 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 90,00 | 90,00 |
3 | 32,78 | 98,35 |
6 | 17,31 | 103,85 |
9 | 12,15 | 109,36 |
12 | 9,57 | 114,85 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 90,00 | 90,00 |
3 | 32,78 | 98,35 |
6 | 17,31 | 103,85 |
9 | 12,15 | 109,36 |
12 | 9,57 | 114,85 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 90,00 | 90,00 |
3 | 32,78 | 98,35 |
6 | 17,31 | 103,85 |
9 | 12,15 | 109,36 |
12 | 9,57 | 114,85 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 90,00 | 90,00 |
3 | 32,78 | 98,35 |
6 | 17,31 | 103,85 |
9 | 12,15 | 109,36 |
12 | 9,57 | 114,85 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 90,00 | 90,00 |
3 | 32,78 | 98,35 |
6 | 17,31 | 103,85 |
9 | 12,15 | 109,36 |
12 | 9,57 | 114,85 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 90,00 | 90,00 |
3 | - | - |
6 | - | - |
9 | - | - |
12 | - | - |
Fakat “durmuş” gerçekten bu kez zaman. Çipil çipil bakan lastik ayakkabılı çocuk sormuş anasına sessizce gözleri ile:
-Leblebi, diye.
Solmuş gül desenli, siyah entarili ana ise daha sessiz sormuş, benden daha yorgun gözleri ile babaya:
-Leblebi, diye.
Zamanı ok gibi durduran bu “an”a inat gözleriyle birden “yaşama devam” tuşuna basan, omzu yüklü baba bu kez sesli sordu eldivensiz elleriyle dut koyan satıcıya.
-Leblebi?
-62 lira
O an bir göç başladı bende. Göz göçü. Bir çocuğun, bir babanın, bir annenin gözlerine utanmadan bakıp durdum. Çünkü konuşuyorlardı ve duymak istiyordum. O kadar alışmışlar ki o kadar idmanlılar ki gözleri ile konuşmaya bu aile; yetişemiyordum diyaloğa. Susmanın neler ifade ettiğini biliyordum da gözlerin böyle mecazlı, böyle uzun böyle soru işaretli, ünlemli konuşmasına ilk kez şahit oluyordum.