Tarihten Kaçış Günümüzde Rus ve Çin Devrimleri

Stok Kodu:
9786051723037
Boyut:
13.5x19.5
Sayfa Sayısı:
208
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2018-09
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Orijinal Adı:
Flucht aus der Geschichte?: Die russische und die chinesische Revolution heute
%25 indirimli
170,00TL
127,50TL
Taksitli fiyat: 12 x 13,56TL
Havale/EFT ile: 124,95TL
Temin süresi 6 gündür.
9786051723037
527480
Tarihten Kaçış
Tarihten Kaçış Günümüzde Rus ve Çin Devrimleri
127.50

Komünistler tarihlerinden utanmak zorunda mı?

1990’ların başında Sovyetler Birliği yıkıldığında, çoğu komünist için geride kalan “reel sosyalizm” tarihi, utanç duyulması gereken bir geçmiş olarak görüldü.

Yazara göre, zulme uğrayan etnik veya dinsel grupların tarihinde daima böyle bir olguyla karşılaşırız. Kurbanlar, zulüm gördükleri sürecin belli bir anında zalimlerin görüşlerini benimseme eğilimi gösterirler ve bu nedenle kendilerini hor görmeye, kendilerinden nefret etmeye başlarlar.

Kendinden nefret, SSCB’nin yıkılışından bu yana, komünist hareketin savaşmak zorunda kaldığı sorunların başında yer alıyor. Kendi geçmişlerini yücelten galiplerin şişkin egoları, karşılığını mağlupların çilesinde buluyor.

Domenico Losurdo, kendinden nefret etme salgınına karşı verilen mücadelenin, Ekim Devrimi’yle başlayan büyük ve muhteşem dönemin eleştirel bilançosunun çıkarılmasıyla birleştirilmesi gerektiğini savunuyor. Bu eleştirel bilanço, ne kadar radikal ve önyargısız çıkarılırsa o kadar etkili olacaktır. Buna karşılık kendinden nefret etme, kendi tarihiyle yüzleşmekten ve bu tarihin içinden parıldayan ideolojik ve kültürel savaşımın gerçekliğinden korkakça kaçmak demektir. Eğer özeleştiri, komünist kimliğin yeniden kazanılmasının ön koşuluysa, kendinden nefret etmek de teslim olmakla ve bağımsız komünist kimliğin inkârıyla eşanlamlıdır.

Losurdo, bu anlayıştan hareketle SSCB ve Çin deneyimlerini eleştirel bir incelemeye tabi tutuyor. Güçlü yönlerini ve zaaflarını birlikte değerlendirerek, bizi tarihten kaçmamaya çağırıyor. Zorlu koşullar altında girişilen bu gözü pek deneyimlerin olumlu mirasına sahip çıkıp selamlarken, aynı zamanda geleceğin sosyalizmi için hangi bakımlardan aşılmaları gerektiğini de ortaya koyuyor.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Axess Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 127,50    127,50   
3 46,44    139,33   
6 24,52    147,12   
9 17,21    154,93   
12 13,56    162,70   
QNB Finansbank Kartları
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 127,50    127,50   
3 46,44    139,33   
6 24,52    147,12   
9 17,21    154,93   
12 13,56    162,70   
Bonus Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 127,50    127,50   
3 46,44    139,33   
6 24,52    147,12   
9 17,21    154,93   
12 13,56    162,70   
Paraf Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 127,50    127,50   
3 46,44    139,33   
6 24,52    147,12   
9 17,21    154,93   
12 13,56    162,70   
Maximum Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 127,50    127,50   
3 46,44    139,33   
6 24,52    147,12   
9 17,21    154,93   
12 13,56    162,70   
World Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 127,50    127,50   
3 46,44    139,33   
6 24,52    147,12   
9 17,21    154,93   
12 13,56    162,70   
Diğer Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 127,50    127,50   
3 -    -   
6 -    -   
9 -    -   
12 -    -   

Komünistler tarihlerinden utanmak zorunda mı?

1990’ların başında Sovyetler Birliği yıkıldığında, çoğu komünist için geride kalan “reel sosyalizm” tarihi, utanç duyulması gereken bir geçmiş olarak görüldü.

Yazara göre, zulme uğrayan etnik veya dinsel grupların tarihinde daima böyle bir olguyla karşılaşırız. Kurbanlar, zulüm gördükleri sürecin belli bir anında zalimlerin görüşlerini benimseme eğilimi gösterirler ve bu nedenle kendilerini hor görmeye, kendilerinden nefret etmeye başlarlar.

Kendinden nefret, SSCB’nin yıkılışından bu yana, komünist hareketin savaşmak zorunda kaldığı sorunların başında yer alıyor. Kendi geçmişlerini yücelten galiplerin şişkin egoları, karşılığını mağlupların çilesinde buluyor.

Domenico Losurdo, kendinden nefret etme salgınına karşı verilen mücadelenin, Ekim Devrimi’yle başlayan büyük ve muhteşem dönemin eleştirel bilançosunun çıkarılmasıyla birleştirilmesi gerektiğini savunuyor. Bu eleştirel bilanço, ne kadar radikal ve önyargısız çıkarılırsa o kadar etkili olacaktır. Buna karşılık kendinden nefret etme, kendi tarihiyle yüzleşmekten ve bu tarihin içinden parıldayan ideolojik ve kültürel savaşımın gerçekliğinden korkakça kaçmak demektir. Eğer özeleştiri, komünist kimliğin yeniden kazanılmasının ön koşuluysa, kendinden nefret etmek de teslim olmakla ve bağımsız komünist kimliğin inkârıyla eşanlamlıdır.

Losurdo, bu anlayıştan hareketle SSCB ve Çin deneyimlerini eleştirel bir incelemeye tabi tutuyor. Güçlü yönlerini ve zaaflarını birlikte değerlendirerek, bizi tarihten kaçmamaya çağırıyor. Zorlu koşullar altında girişilen bu gözü pek deneyimlerin olumlu mirasına sahip çıkıp selamlarken, aynı zamanda geleceğin sosyalizmi için hangi bakımlardan aşılmaları gerektiğini de ortaya koyuyor.

Kapat