Türkiye’de Devlet ve Cemaatler Laiklik Sözleşmesi

Stok Kodu:
9786257424479
Boyut:
13.5x21
Sayfa Sayısı:
172
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2022-07
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
%15 indirimli
169,00TL
143,65TL
Taksitli fiyat: 12 x 15,28TL
Havale/EFT ile: 140,78TL
Temin süresi 6 gündür.
9786257424479
632731
Türkiye’de Devlet ve Cemaatler
Türkiye’de Devlet ve Cemaatler Laiklik Sözleşmesi
143.65

İslami cemaatler, Türkiye’de hemen herkesin peşin hükümlere sahip olduğu bir konu. Cemaatler, çoğu zaman kişinin ideolojik konumlanmasına göre olumlu veya olumsuz olacak şekilde tek boyutuyla ele alınan yapılar. “Türkiye’de Devlet ve Cemaatler”, tarafsızlığa mümkün olduğunca sadık kalmaya çalışarak, bu meseleye yeni bir bakış açısı getirerek onu tüm boyutlarıyla kavrama iddiasında. Pierre Bourdieu’nün kavramsal çerçevesi, Türkiye İslamcılığını kapsamlı biçimde anlamak için kullanılıyor. Türkiye’de cemaatlerin, Bourdieucü anlamda bir alan teşkil ettiği ve bu alanın devlet (bürokratik alan) ile olan ilişkisi çerçevesinde dönüşüm geçirdiği kitabın temel argümanı. Dönüşüm tarihsel açıdan ele alınırken aynı zamanda alanda geçerli olan farklı sermaye türlerinin birbirine nispetle kıymetinin nasıl değiştiği de irdelenmekte. Bu anlamda sıklıkla kullanılan “İslamcılığın iktidar ve para ile imtihanı” söylemi, kitabın teorik bir zemine oturtmaya çalıştığı başlıca vakalardan biri. 

“Laiklik Sözleşmesi” eserin en akılda kalıcı ve sansasyonel bulgusu. Cumhuriyet tarihinin belli bir aralığında cemaatler alanının aktörleri ile bürokratik alan arasında zımnî bir sözleşmenin kabul edildiği iddiasını taşımakta. Özellikle 20. yüzyılın ikinci yarısından itibaren Türkiye İslamcılığını anlayabilmek adına oldukça işlevsel bir kavramsallaştırma olmaya aday bir iddia. Cemaatler alanındaki pek çok dönüşüm, Laiklik Sözleşmesi çerçevesinde aydınlığa kavuşturulabilir yahut belli İslamcı refleksler, bu kavram ışığında daha iyi anlaşılabilir.

21. yüzyıldan itibaren ise cemaatler alanı, Laiklik Sözleşmesine açık biçimde meydan okuyan bir İslam anlayışı ile sınanmakta: Selefilik. Ancak selefi grupların zamanla sözleşme sınırlarına doğru daha makul bir pozisyona mı çekileceği yoksa Türkiye’de devlet ile cemaatler arasında kurulan dengenin bir krize doğru mu sürüklendiği sorusunun cevabı için beklemek gerekecek.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Axess Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 143,65    143,65   
3 52,33    156,98   
6 27,63    165,76   
9 19,39    174,55   
12 15,28    183,31   
QNB Finansbank Kartları
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 143,65    143,65   
3 52,33    156,98   
6 27,63    165,76   
9 19,39    174,55   
12 15,28    183,31   
Bonus Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 143,65    143,65   
3 52,33    156,98   
6 27,63    165,76   
9 19,39    174,55   
12 15,28    183,31   
Paraf Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 143,65    143,65   
3 52,33    156,98   
6 27,63    165,76   
9 19,39    174,55   
12 15,28    183,31   
Maximum Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 143,65    143,65   
3 52,33    156,98   
6 27,63    165,76   
9 19,39    174,55   
12 15,28    183,31   
World Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 143,65    143,65   
3 52,33    156,98   
6 27,63    165,76   
9 19,39    174,55   
12 15,28    183,31   
Diğer Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 143,65    143,65   
3 -    -   
6 -    -   
9 -    -   
12 -    -   

İslami cemaatler, Türkiye’de hemen herkesin peşin hükümlere sahip olduğu bir konu. Cemaatler, çoğu zaman kişinin ideolojik konumlanmasına göre olumlu veya olumsuz olacak şekilde tek boyutuyla ele alınan yapılar. “Türkiye’de Devlet ve Cemaatler”, tarafsızlığa mümkün olduğunca sadık kalmaya çalışarak, bu meseleye yeni bir bakış açısı getirerek onu tüm boyutlarıyla kavrama iddiasında. Pierre Bourdieu’nün kavramsal çerçevesi, Türkiye İslamcılığını kapsamlı biçimde anlamak için kullanılıyor. Türkiye’de cemaatlerin, Bourdieucü anlamda bir alan teşkil ettiği ve bu alanın devlet (bürokratik alan) ile olan ilişkisi çerçevesinde dönüşüm geçirdiği kitabın temel argümanı. Dönüşüm tarihsel açıdan ele alınırken aynı zamanda alanda geçerli olan farklı sermaye türlerinin birbirine nispetle kıymetinin nasıl değiştiği de irdelenmekte. Bu anlamda sıklıkla kullanılan “İslamcılığın iktidar ve para ile imtihanı” söylemi, kitabın teorik bir zemine oturtmaya çalıştığı başlıca vakalardan biri. 

“Laiklik Sözleşmesi” eserin en akılda kalıcı ve sansasyonel bulgusu. Cumhuriyet tarihinin belli bir aralığında cemaatler alanının aktörleri ile bürokratik alan arasında zımnî bir sözleşmenin kabul edildiği iddiasını taşımakta. Özellikle 20. yüzyılın ikinci yarısından itibaren Türkiye İslamcılığını anlayabilmek adına oldukça işlevsel bir kavramsallaştırma olmaya aday bir iddia. Cemaatler alanındaki pek çok dönüşüm, Laiklik Sözleşmesi çerçevesinde aydınlığa kavuşturulabilir yahut belli İslamcı refleksler, bu kavram ışığında daha iyi anlaşılabilir.

21. yüzyıldan itibaren ise cemaatler alanı, Laiklik Sözleşmesine açık biçimde meydan okuyan bir İslam anlayışı ile sınanmakta: Selefilik. Ancak selefi grupların zamanla sözleşme sınırlarına doğru daha makul bir pozisyona mı çekileceği yoksa Türkiye’de devlet ile cemaatler arasında kurulan dengenin bir krize doğru mu sürüklendiği sorusunun cevabı için beklemek gerekecek.

Kapat