Metaforlarla Çift Terapisi Yaklaşımları
Leyla ile Mecnun kavuşsaydı, hayatları bir ‘aşk hikayesi' olur muydu? Ferhat ile Şirin'in arasına dağlar girmeseydi Ferhat'ı aşkla anlatır ve Şirin'i hasretle anar mıydık? Züleyha'nın Yusuf'a aşkı imkânsız olmasaydı, Züleyha ismi bunca çok anılır mıydı? Selvi Boylum Al Yazmalım'ın Asya'sına sonunda buruk bir acı kalmasaydı, filmi unutulmaz olur muydu? Çok konuşulan aşk şiirleri de derin hasretlerin, yakıcı ayrılıkların tatlı meyvesi değil midir? Kolayca verselerdi kızı şair oğlana, susacaktı şair. Ne adını bilecektik ne aşkını sevecektik ne şiirini duyacaktık. Kara sevdalar olmasaydı, onca türkü yakılır ve yakar mıydı bizi? Anlaşılan o ki, aşk, acının olduğu yerde nöbet bekliyor. Mutluluğun yanı başında canı sıkılıyor, uçup gidiyor.
Son yıllarda psikoterapist olarak kavuşmaların ve kavuşanların hikâyelerini dinliyorum. Garip ki kavuşmalarda da acılar var. O acılar da aşk diye anlatılmayı hak ediyor bence. Şiirler doğuracak kadar asil sancıları var çiftlerin. Filmlere konu olacak denli yakıcı hüsranları var. Romanları doldurmaya yetecek buruk hasretler yaşıyorlar.
Evlilik, insan-insan ilişkilerinin en yakını, en sınırsızı. Gelin görün ki, tam da bu yüzden, yakınlığı ve sınırsızlığı yüzünden korkulu, kaygılı, kederli, tereddütlü bir akışa kaptırıyor eşleri. En çok mutluluk umdukları yerde acı buluyorlar. Ne geri dönebiliyor ne ileri gidebiliyorlar. Geri dönmenin de ileri gitmenin de acı bedelleri var.
Kabul ediyorum, talihsiz bir mesleğim var. Romantik olma hakkımı elimden aldı çoktan. Kavuşamayanların aşk hikâyelerinin unutturduğunu hatırlamak zorunda kalıyorum çiftlerle görüşmelerimde.
Ve Aşk Evliliğin Ellerinden Tuttu, çiftlere, kadim metaforların aynasında ilişkilerini yeni bir gözle seyrettiriyor. Her seansın başında çiftlere hatırlattığımı kitabın sonuna yazıyorum: “İyi insanların kötü ilişkileri olabilir. Kötü ilişkileri olanlar hâlâ iyi insanlardır. Düştüğünüz yerden kalkmanız mümkün. Her zaman yeni seçenekleriniz var.”
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 112,50 | 112,50 |
3 | 40,98 | 122,94 |
6 | 21,64 | 129,81 |
9 | 15,19 | 136,70 |
12 | 11,96 | 143,56 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 112,50 | 112,50 |
3 | 40,98 | 122,94 |
6 | 21,64 | 129,81 |
9 | 15,19 | 136,70 |
12 | 11,96 | 143,56 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 112,50 | 112,50 |
3 | 40,98 | 122,94 |
6 | 21,64 | 129,81 |
9 | 15,19 | 136,70 |
12 | 11,96 | 143,56 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 112,50 | 112,50 |
3 | 40,98 | 122,94 |
6 | 21,64 | 129,81 |
9 | 15,19 | 136,70 |
12 | 11,96 | 143,56 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 112,50 | 112,50 |
3 | 40,98 | 122,94 |
6 | 21,64 | 129,81 |
9 | 15,19 | 136,70 |
12 | 11,96 | 143,56 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 112,50 | 112,50 |
3 | 40,98 | 122,94 |
6 | 21,64 | 129,81 |
9 | 15,19 | 136,70 |
12 | 11,96 | 143,56 |
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 112,50 | 112,50 |
3 | - | - |
6 | - | - |
9 | - | - |
12 | - | - |
Metaforlarla Çift Terapisi Yaklaşımları
Leyla ile Mecnun kavuşsaydı, hayatları bir ‘aşk hikayesi' olur muydu? Ferhat ile Şirin'in arasına dağlar girmeseydi Ferhat'ı aşkla anlatır ve Şirin'i hasretle anar mıydık? Züleyha'nın Yusuf'a aşkı imkânsız olmasaydı, Züleyha ismi bunca çok anılır mıydı? Selvi Boylum Al Yazmalım'ın Asya'sına sonunda buruk bir acı kalmasaydı, filmi unutulmaz olur muydu? Çok konuşulan aşk şiirleri de derin hasretlerin, yakıcı ayrılıkların tatlı meyvesi değil midir? Kolayca verselerdi kızı şair oğlana, susacaktı şair. Ne adını bilecektik ne aşkını sevecektik ne şiirini duyacaktık. Kara sevdalar olmasaydı, onca türkü yakılır ve yakar mıydı bizi? Anlaşılan o ki, aşk, acının olduğu yerde nöbet bekliyor. Mutluluğun yanı başında canı sıkılıyor, uçup gidiyor.
Son yıllarda psikoterapist olarak kavuşmaların ve kavuşanların hikâyelerini dinliyorum. Garip ki kavuşmalarda da acılar var. O acılar da aşk diye anlatılmayı hak ediyor bence. Şiirler doğuracak kadar asil sancıları var çiftlerin. Filmlere konu olacak denli yakıcı hüsranları var. Romanları doldurmaya yetecek buruk hasretler yaşıyorlar.
Evlilik, insan-insan ilişkilerinin en yakını, en sınırsızı. Gelin görün ki, tam da bu yüzden, yakınlığı ve sınırsızlığı yüzünden korkulu, kaygılı, kederli, tereddütlü bir akışa kaptırıyor eşleri. En çok mutluluk umdukları yerde acı buluyorlar. Ne geri dönebiliyor ne ileri gidebiliyorlar. Geri dönmenin de ileri gitmenin de acı bedelleri var.
Kabul ediyorum, talihsiz bir mesleğim var. Romantik olma hakkımı elimden aldı çoktan. Kavuşamayanların aşk hikâyelerinin unutturduğunu hatırlamak zorunda kalıyorum çiftlerle görüşmelerimde.
Ve Aşk Evliliğin Ellerinden Tuttu, çiftlere, kadim metaforların aynasında ilişkilerini yeni bir gözle seyrettiriyor. Her seansın başında çiftlere hatırlattığımı kitabın sonuna yazıyorum: “İyi insanların kötü ilişkileri olabilir. Kötü ilişkileri olanlar hâlâ iyi insanlardır. Düştüğünüz yerden kalkmanız mümkün. Her zaman yeni seçenekleriniz var.”