Post –Apokaliptik roman Zelzele'de, olası büyük Marmara depremi sonrası hayal edebileceklerinizden fazlasını bulacaksınız… “
Duman dağıldıkça geriye korkularım, yalnızlığım ve geçmek bilmeyen zamanla kalmıştım yol kenarında bir başıma. Yaklaşık yirmi beş dakikalık bir bekleyişin ardından gaz pedalının üzerinde titreyerek duran ayağım sanki daha fazla bu şekilde kalamayacağını anlatır gibiydi. El frenini sarmalayan deri, avuç içimdeki tuzla birleşip etimi yakıyordu. Yola koyulma vakti gelmişti.”
| Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
|---|---|---|
| Tek Çekim | 48,75 | 48,75 |
| 3 | 17,76 | 53,27 |
| 6 | 9,38 | 56,25 |
| 9 | 6,58 | 59,24 |
| 12 | 5,18 | 62,21 |
| Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
|---|---|---|
| Tek Çekim | 48,75 | 48,75 |
| 3 | 17,76 | 53,27 |
| 6 | 9,38 | 56,25 |
| 9 | 6,58 | 59,24 |
| 12 | 5,18 | 62,21 |
| Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
|---|---|---|
| Tek Çekim | 48,75 | 48,75 |
| 3 | 17,76 | 53,27 |
| 6 | 9,38 | 56,25 |
| 9 | 6,58 | 59,24 |
| 12 | 5,18 | 62,21 |
| Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
|---|---|---|
| Tek Çekim | 48,75 | 48,75 |
| 3 | 17,76 | 53,27 |
| 6 | 9,38 | 56,25 |
| 9 | 6,58 | 59,24 |
| 12 | 5,18 | 62,21 |
| Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
|---|---|---|
| Tek Çekim | 48,75 | 48,75 |
| 3 | 17,76 | 53,27 |
| 6 | 9,38 | 56,25 |
| 9 | 6,58 | 59,24 |
| 12 | 5,18 | 62,21 |
| Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
|---|---|---|
| Tek Çekim | 48,75 | 48,75 |
| 3 | 17,76 | 53,27 |
| 6 | 9,38 | 56,25 |
| 9 | 6,58 | 59,24 |
| 12 | 5,18 | 62,21 |
| Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
|---|---|---|
| Tek Çekim | 48,75 | 48,75 |
| 3 | - | - |
| 6 | - | - |
| 9 | - | - |
| 12 | - | - |
Post –Apokaliptik roman Zelzele'de, olası büyük Marmara depremi sonrası hayal edebileceklerinizden fazlasını bulacaksınız… “
Duman dağıldıkça geriye korkularım, yalnızlığım ve geçmek bilmeyen zamanla kalmıştım yol kenarında bir başıma. Yaklaşık yirmi beş dakikalık bir bekleyişin ardından gaz pedalının üzerinde titreyerek duran ayağım sanki daha fazla bu şekilde kalamayacağını anlatır gibiydi. El frenini sarmalayan deri, avuç içimdeki tuzla birleşip etimi yakıyordu. Yola koyulma vakti gelmişti.”